Cambridge ve Oxford üniversitelerinden astronomlar, muhtemelen şimdiye kadar keşfedilmiş en büyük dönen cismi tespit etti. Söz konusu cismin dönüşünün, galaksilerin nasıl geliştiğine dair önemli ipuçları barındırdığı düşünülüyor.
“Kozmik filament” olarak tanımlanan cisim, Dünya’dan 140 milyon ışık yılı uzaklıkta yer alıyor, yaklaşık 5,5 milyon ışık yılı uzunluğunda ve 117 bin ışık yılı genişliğinde. Samanyolu Galaksisi’nden daha geniş olan cisim, gazdan oluşuyor ve uzun, ipliksi bir şerite benziyor.
Filament üzerinde dizilmiş, hidrojen gazı açısından zengin 14 galaksi bulunuyor. Yapı, içinde 280’den fazla galaksi barındıran ve yaklaşık 50 milyon ışık yılı boyunca uzanan çok daha büyük bir kozmik filamentin içinde yer alıyor. Monthly Notices of the Royal Astronomical Society dergisinde yayımlanan makaleye göre, filamentin varlığını ele veren de galaksilerin dizilimi.

Galaksi iplikçiği de denen kozmik filamentler, evrendeki bilinen en büyük yapılar. Galaksilerden ve karanlık maddeden oluşan, adeta bir iskelete sahip, ipliksi oluşumlar olarak biliniyor.
Yakın çevrede bulunan ve çok sayıda galaksinin aynı yönde döndüğü, hatta tüm yapının bir bütün olarak dönüyor göründüğü filamentler, galaksilerin bugün sahip oldukları açısal momentumu (dönüş momentumu), gaza nasıl ulaştıklarını araştırmak için ideal sistemler. Ayrıca, kozmik ölçeklerde, onlarca milyon ışık yılı boyunca döngüsel hareketin nasıl oluştuğuna dair teorileri sınamak için de fırsat sunuyor.
MeerKAT iş başında
Astronomlar devasa filament yapıyı, Güney Afrika’daki 64 bağlı radyo teleskobundan oluşan MeerKAT teleskop dizisiyle keşfetti.
Ölçümler, filamentin yaklaşık saniyede 110 kilometre (saniyede 68 mil) hızla döndüğünü gösterdi. Filamentin çevresindeki galaksilerin çoğunun da filamentle aynı yönde döndüğü tespit edildi. Filamentin orta hattının (omurgasının) iki yanında bulunan galaksilerin de zıt yönlerde hareket ettiğini buldular; bu da tüm yapının döndüğüne işaret ediyor.
Bulgular, bu tür yapıların yıldız kümelerinin dönme hızını ve yönünü etkileyerek galaksi oluşumunda önemli bir rol oynayabileceğini düşündürüyor.
Çalışma, filamentin genç ve büyük ölçüde bozulmamış bir yapı olduğunu da gösteriyor. Çok sayıda gaz zengini galaksi içermesi ve düşük iç hareketliliği, yani “dinamik olarak soğuk” olması, filamentin hala erken oluşum aşamalarında olduğunun işareti.
En büyük dönen cisim olabilir
Makale yazarlarından Oxford Üniversitesi astronomu Madalina Tudorache, Live Science’a yaptığı açıklamada, filamentin, “muhtemelen şimdiye kadar keşfedilen en büyük dönen cisim” olduğunu öne sürdü. Bu tür yapıların simülasyon analizlerinde uzun zamandır öngörüldüğünü ancak yakın zamana kadar doğrudan tespit edebilecek kadar hassas teleskoplara sahip olunmadığını da sözlerine ekledi.
Gözlemler, Oxford Üniversitesi fizikçisi Matt Jarvis liderliğinde yürütülen ve halen devam eden MIGHTEE (MeerKAT International GHz Tiered Extragalactic Exploration) gökyüzü taraması kapsamında toplandı. MIGHTEE projesinden elde edilecek gelecekteki veriler, filamentin davranışına daha fazla ışık tutabilir veya başka dönen kozmik filamentlerin keşfini gerçekleştirebilir. Bulgular, Şili’deki Vera C. Rubin Gözlemevi gibi yeni araçlarla yapılacak gelecek araştırmaları da yönlendirebilir.
Evrenin daha derin bölgelerine bakabilen yeni nesil teleskopların devreye girmesiyle, benzer dönen filamentlerin yakın gelecekte daha fazla tespit edileceği düşünülüyor.

