Grönland Silikon Vadisi’ne, sonsuz kurumsal özgürlük, yapay zeka veri merkezleri için doğal soğutucu iklim ve Mars’ta koloni hayalinin dünyada bir ‘ön denemesi’ni sunan bir ütopya alanı vadediyor.
Grönland Silikon Vadisi’ne, sonsuz kurumsal özgürlük, yapay zeka veri merkezleri için doğal soğutucu iklim ve Mars’ta koloni hayalinin dünyada bir ‘ön denemesi’ni sunan bir ütopya alanı vadediyor.
Grönland Donald Trump’ın bir süredir hedefinde. ABD başkanı yeniden göreve gelmesinden bu yana Grönland’ı ülkesinin kontrolüne alma isteğini sıkça dile getiriyor.
Trump yönetimi, Grönland’ı Danimarka’dan satın alma yönündeki çabalarını yoğunlaştırırken, bazı Silikon Vadisi teknoloji yatırımcıları, bu buzlarla kaplı adayı “özgürlük şehri” adı verilen, şirket düzenlemelerinin neredeyse hiç olmadığı bir ütopya kurmak için ideal bir yer olarak görüyor.
Görüşmeler henüz erken aşamada olsa da, bu fikir Trump’ın Danimarka Büyükelçiliği için seçtiği Ken Howery tarafından ciddiye alınıyor. Kaynakların aktardığına göre, Howery’nin önümüzdeki aylarda Kongre tarafından onaylanması ve Grönland’ın alımıyla ilgili müzakerelere liderlik etmesi bekleniyor. Howery, teknoloji milyarderi ve düşük düzenlemeli şehirlerin önde gelen savunucularından Peter Thiel ile birlikte bir girişim sermayesi şirketi kurmuştu. Ayrıca Howery, Trump’ın başdanışmanlarından biri olan Elon Musk’ın da uzun süredir yakın arkadaşı.
Reuters’ta yer alan habere göre Grönland planı, adanın, yapay zekâ, otonom araçlar, uzay fırlatma sistemleri, mikro nükleer reaktörler ve yüksek hızlı trenler için bir merkez haline gelmesini içeriyor.
Trump da 2023’te yayımladığı bir kampanya videosunda buna benzer şehirler kurma sözü vermişti. Bu fikrin savunucuları, “girişim şehirleri” ya da “charter şehirler” gibi farklı isimler kullansalar da, ortak amaçları geniş çaplı düzenleyici muafiyetlerle inovasyonu teşvik etmek.
ABD yönetiminin bu denli hayalperest bir hedefi değerlendirmesi, hem teknoloji milyarderlerinin artan etkisini hem de Trump’ın giderek genişlemeci hale gelen dış politikasını gözler önüne seriyor. Seçim kampanyasını büyük ölçüde tartışmalı söylemlerle yürüten Trump, Kasım’daki seçim zaferinden bu yana Panama Kanalı’nı geri alma, Kanada’yı ilhak etme ve savaşla harabeye dönmüş Gazze Şeridi’ni tatil beldesi haline getirme gibi fikirler ortaya attı.
Grönland, Teksas’ın yaklaşık üç katı büyüklüğünde olmasına rağmen sadece 57.000 kişilik bir nüfusa sahip. Ancak ada, ABD ordusu için stratejik önem taşıyor; burada bir Amerikan üssü bulunuyor ve nadir toprak elementleri dahil olmak üzere önemli maden rezervlerine ev sahipliği yapıyor.
Özgürlük şehri hareketi, 1800’lerdeki Amerikan batı yayılmacılığına duyulan nostaljiden beslenen, yeni Amerikan sınırlarını yerleşime açma arzusunu yansıtıyor. Teknoloji yatırımcısı Shervin Pishevar, Grönland’a yayılma fikri hakkında “yeni bir Kaderin Manifestosu’nun şafağı olabilir” ifadelerini kullandı. Pishevar burada, 19. yüzyılda Amerika’nın Tanrı tarafından kutsanmış, istisnai bir ulus olduğu ve toprak fethetmesinin kaderi olduğu inancına dayanan ideolojiye atıfta bulunuyor.
Libertaryen görüşleriyle tanınan ve Trump’a destek veren Peter Thiel, 2009 yılında artık demokrasiyi özgürlükle bağdaştıramadığını yazmış, siyasetten kaçışın yolunu uzay kolonileri kurmak ya da “seasteading” — yani yönetilmemiş açık denizlerde topluluklar inşa etmek — olarak göstermişti.
Musk’ın gayriresmî olarak yönettiği “Hükümet Verimliliği Departmanı”na (DOGE) danışmanlık yapan diğer bir girişim sermayedarı Marc Andreessen, San Francisco yakınlarındaki bir alanda şehir kurmak isteyen teknoloji yatırımcılarından oluşan bir konsorsiyumun içinde yer alıyor. Yine DOGE’ye gayriresmî danışmanlık yapan başka bir yatırımcı, Joe Lonsdale ise düşük düzenlemeli şehirleri destekleyen bir başka isim. Reuters’a yaptığı açıklamada Lonsdale, ülkesinin “Grönland’a genişlemesini” memnuniyetle karşıladığını belirtti, ancak adada bir şehir kurma planları hakkında yorum yapmadı.
Thiel ve Andreessen, startup-şehir hareketinin önde gelen savunucuları ve finansörleri olarak, Grönland’da bir yerleşim kurulmasını destekleyen isimler arasında yer alıyor. İki milyarderin Trump yönetimi ile Grönland şehri için doğrudan iş birliği yapıp yapmadığı bilinmiyor.
Thiel, Andreessen ve Pishevar daha önce, dünyada yarım düzine “charter city” (özel statülü şehir) projesi başlatan girişim sermayesi şirketi Pronomos Capital’e yatırım yaptı. Şirketin kurucusu, serbest piyasa ekonomisinin ünlü savunucusu Milton Friedman’ın torunu Patri Friedman’a göre, bu projelerin çoğu hâlâ geliştirme ya da müzakere aşamasında.
Pronomos ayrıca, şehir inşa etmeyi amaçlayan Praxis adlı bir girişime de yatırım yaptı. Praxis, geçtiğimiz Ekim ayında yeni bir şehir için 525 milyon dolarlık finansman sağladığını duyurdu. Yatırımcıları arasında Lonsdale, OpenAI CEO’su Sam Altman ve kardeşlerinin kurduğu bir fon ile Hyperloop One’ın kurucu ortağı Pishevar yer alıyor.
Grönland’da teknoloji şehri kurma hayali
Praxis’in kurucu ortağı Dryden Brown, Reuters’a yaptığı açıklamada, başka şirketlerin de Grönland’da şehir kurma konusunda kendileriyle iletişime geçtiğini söyledi. Brown geçen yıl Grönland’a seyahat etti. Musk’ın Mars’ta koloni kurma hedefini destekleyen Brown, Grönland’ın zorlu doğasının bu tür bir hedef için ideal bir test alanı olabileceğini savunuyor.
Kasım ayında X (eski adıyla Twitter) üzerinden yaptığı bir paylaşımda Brown şöyle yazdı:
“Mars’a gitmeden önce Terminus’un prototipini Dünya’da inşa etmeliyiz. Grönland’ın bu yer olduğuna inanıyorum, @elonmusk.”
Jeff Bezos ve Bill Gates’in de, yüksek teknoloji üretimi için kritik olan nadir toprak mineralleri gibi doğal kaynakların zenginliği nedeniyle Grönland projelerini destekledileri biliniyor.
ABD Arktik Araştırma Komisyonu eski komiseri Tom Dans ise konuyla ilgili “ABD bilgi teknolojisi hakimiyetini sürdürmesi için gerekenleri almalı: Veri depolama ve bilgi işlem gücü dağıtımı alanları. Grönland, bol miktarda potansiyel enerji, stratejik mineraller ve ABD nüfus merkezlerine yakınlık sunuyor” ifadelerini kullandı.
Donma sıcaklıklarının enerji kullanımı yoğun veri merkezleri için elverişli bir iklim sunduğu başkent Nuuk, New York’tan yaklaşık 1.800 mil uzaklıkta. Adanın izolasyonu ayrıca ABD anakarası veri tesislerinin karşılaştığı fiziksel güvenlik risklerini en aza indiriyor.
New York Post’ta yer alan habere göre kaynaklar, Danimarka topraklarının Kuzey Kutup Dairesi’ne yakınlığının aynı zamanda kutup yörüngeleri için ideal bir yörünge sunduğunu ve güvenlik ve hava sahası kısıtlamalarının operasyonları zorlaştırdığı Florida veya Teksas’ın aksine, yoğun nüfuslu alanlardan kaçınan uzay fırlatmaları için açık bir yol sağladığını belirtiyor.
Issız genişlikleri ve istikrarlı iklimi, hava gecikmelerini ve arazi kullanım çatışmalarını da en aza indirerek adayı potansiyel bir ABD uzay limanı alanı haline getiriyor.
Kaynak: Reuters, New York Post