Dünya genelinde 50 milyondan fazla insan “Modern kölelik” koşullarında yaşıyor. İklim krizi ve göç dalgalarıyla artan bu insanlık suçu, en savunmasız grupları hedef alıyor.
Kölelik geçmişte kalmadı, bugün “modern”i var


Köleliğin yasaklanmasının üzerinden 200 yılı aşkın bir süre geçmiş olmasına rağmen, modern kölelik bugün milyonlarca insanın yaşamını etkileyen ciddi bir sorun olmaya devam ediyor. Zorla çalıştırma, borç yükü, cinsel sömürü, zorla evlendirme, insan kaçakçılığı ve çocuk istismarı gibi formlarla kendini gösteren modern kölelik, 2023 itibarıyla dünya genelinde 50 milyondan fazla kişiyi etkiliyor.
Hukuki olarak tanımlanmayan ancak insan hakları ihlali olarak değerlendirilen modern kölelik, bireylerin tehdit, şiddet, hile veya zorlamayla özgürlüklerinden mahrum bırakılmasını ifade ediyor. Zorla çalıştırma, zorla evlendirme ve borçlandırma yoluyla istismar gibi durumlar, modern kölelik kavramının en yaygın örnekleri arasında yer alıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verilerine göre, dünya genelinde 28 milyon kişi zorla çalıştırılırken, 22 milyondan fazla kişi zorla evlendirilmiş durumda. Bu kişilerin önemli bir kısmı kadın ve çocuklardan oluşuyor. Özellikle zorla evlendirmelerin yüzde 85’i aile baskısıyla gerçekleşirken, çoğunluğu Asya-Pasifik bölgesinde yaşanıyor.
Çocuklar en savunmasız grup

Modern kölelik, çocuklar için en acımasız yüzünü gösteriyor. Dünya genelinde 160 milyondan fazla çocuk, ağır ve tehlikeli koşullarda çalıştırılıyor. Tarım, maden ve tekstil gibi sektörlerde çalışan çocukların yanı sıra 3,3 milyon çocuk doğrudan zorla çalıştırılıyor.
Her dört modern köle kurbanından biri çocuk ve bu durum özellikle göçmen çocuklar için daha büyük bir tehlike arz ediyor. Göçmen çocuklar, insan kaçakçılığı ve cinsel sömürü gibi modern kölelik formlarının ana hedefleri arasında yer alıyor.
Modern kölelikte Hindistan başı çekiyor
Modern köleliğin en yoğun yaşandığı bölgelerin başında Hindistan geliyor. Bu ülkede 11 milyondan fazla kişi zorla çalıştırılıyor. Çin, 5-6 milyon modern kölelik mağduruyla ikinci sırada yer alıyor.
Afrika kıtasında ise yaklaşık 9 milyon kişinin modern kölelik koşullarında yaşadığı tahmin ediliyor. Nijer, Çad ve Mali gibi ülkeler, çocuk işçiliği ve zorla evlendirme vakalarının en yüksek olduğu bölgeler arasında yer alıyor.
İklim değişikliği modern kölelik riskini artırıyor

BM’nin raporlarına göre, iklim değişikliği modern köleliğin artmasında büyük bir risk faktörü. Sel, kuraklık, orman yangınları ve doğal afetler nedeniyle her yıl milyonlarca kişi evlerini terk etmek zorunda kalıyor. Özellikle düşük gelirli ve savunmasız bölgelerde yaşayan insanlar, yerinden edilme sonrası modern kölelik riskine daha açık hale geliyor.
Dünya Bankası, 2050 yılına kadar Sahra Altı Afrika, Güney Asya ve Latin Amerika’da 216 milyondan fazla insanın iklim değişikliği nedeniyle göç etmek zorunda kalacağını ve bu insanların büyük bir kısmının modern kölelik riskiyle karşı karşıya kalabileceğini belirtiyor.
Çözüm mümkün mü?
Uzmanlar, modern kölelikle mücadelede yasal düzenlemelerin artırılması, toplumsal farkındalık kampanyalarının yaygınlaştırılması ve uluslararası iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere kadar birçok bölgede ortak hareket edilmeden bu küresel sorunun önüne geçmek mümkün görünmüyor.
Dünya genelinde yüz milyonlarca insanın özgürlüklerine kavuşması için daha güçlü adımlar atılması gerekiyor. Modern kölelik, insan haklarına yapılan en büyük ihlallerden biri olarak hala çözüm bekliyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı