Bir grup kuramsal fizikçi, “kütleçekimsel bellek” olarak adlandırılan etkinin gözlemlenmesi için yeni bir yöntem önerdi. Kütleçekim dalgalarının kalıcı izler bırakabileceğini öne süren bu teori, evrenin en şiddetli olaylarına ışık tutabilir.
Bir grup kuramsal fizikçi, “kütleçekimsel bellek” olarak adlandırılan etkinin gözlemlenmesi için yeni bir yöntem önerdi. Kütleçekim dalgalarının kalıcı izler bırakabileceğini öne süren bu teori, evrenin en şiddetli olaylarına ışık tutabilir.
SPHEREx ve PUNCH, 11 Mart’tan itibaren Güneş’in dış atmosferini ve uzaya yayılan parçacıkları gözlemlemeye başladı.
Yeni bir araştırmaya göre, evrendeki su, şimdiye kadar bilim insanlarının tahmin ettiğinden 100 milyon ila 200 milyon yıl daha eski olabilir.
NASA’nın James Webb Teleskobu, Lynds 483 adlı karanlık bulutsudaki yıldız oluşum sürecini yüksek çözünürlüklü kızılötesi görüntüleme ile gözler önüne serdi.
Vanderbilt Üniversitesi’nden fizikçiler teorik bir gök cismi olan erken dönem kara deliklerin (primordial black hole) insan vücudunda bırakabileceği etkileri hesapladı.
Türk bilim insanlarınca yapılan keşif, mevcut yıldız oluşum teorilerine aykırı bir senaryo sunarken, galaksi evrimi ve yıldız sistemlerinin dinamikleri hakkında yeni ipuçları ortaya çıkardı.
James Webb, LTT 9779 b adlı süper sıcak Neptün’ü gözlemleyerek, 2 bin dereceyi bulan atmosferi ve yansıtıcı bulutlarıyla gezegenin detaylı haritasını çıkardı.
Oort Bulutu’nda gizemli spiral: Güneş sisteminin kayıp halkası mı?Oort Bulutu’nun bilinen torus şeklinde olmadığı, aslında spiral bir yapıya sahip olduğu ortaya çıktı.
Uzay yolculuğu, mikro yerçekimi, radyasyon ve izolasyon nedeniyle astronotların sağlığını kalıcı olarak etkiliyor. Bilim insanları, bu riskleri en aza indirmek için çözüm arıyor.
Mayıs 2024’teki güneş fırtınası sonrası oluşan yeni radyasyon kuşakları, uydular ve uzay teknolojileri için ciddi risk taşıyor.