Ukrayna ile Rusya arasındaki savaş, insansız hava araçları ve yapay zekanın belirleyici olduğu ilk büyük çatışma haline geldi. Dronlar artık tankların, topçuların ve uçakların yerini alıyor; geleceğin savaş doktrinleri yazılıyor.
Ukrayna ile Rusya arasındaki savaş, insansız hava araçları ve yapay zekanın belirleyici olduğu ilk büyük çatışma haline geldi. Dronlar artık tankların, topçuların ve uçakların yerini alıyor; geleceğin savaş doktrinleri yazılıyor.
Rusya’nın 2022’de Ukrayna’yı işgali, ilk başta tanklar, zırhlı araçlar, topçu bataryaları ve siperler ile 20. yüzyılın klasik savaşlarını hatırlatıyordu. Ancak 2023’ten itibaren cephede köklü bir dönüşüm başladı. Ukrayna’nın sahaya sürdüğü FPV dronlar, savaşın gidişatını değiştirdi. Küçük, ucuz ve hassas olan bu araçlar, tanklardan uçaklara kadar pek çok silahın yerini aldı. Bugün cephede bir birliğin gücü, tank sayısıyla değil, yetiştirilen drone operatörü ve dron kapasitesiyle ölçülüyor.
Ukrayna’nın insansız hava saldırıları, Rus zırhlı araçlarının yüzde 90’ını, asker kayıplarının ise yüzde 80’ini oluşturuyor. Bu durum, hava üstünlüğü olmadan cephe gerisindeki hedeflere binlerce kilometre öteden saldırı imkanı tanıyor. Rusya da bu duruma hızla uyum sağlayarak İran yapımı Şahid’lerden Orlan keşif dronlarına ve Lancet kamikaze araçlarına kadar kendi sistemlerini geliştirdi.
Foreign Affairs’de yayımlanan analize göre yoğun gözetleme dronları nedeniyle cephede “görünür olan vurulur” kuralı hiç olmadığı kadar geçerli. Gündüz hareket neredeyse imkansız. Birlikler çoğunlukla alacakaranlıkta ilerliyor. Her iki taraf da hem gözetleme hem saldırı dronlarını sürekli geliştiriyor artık dronlar sadece araç ve mevzilere değil, birbirlerine de saldırıyor. Ukrayna, düşman dronlarını hedef alan insansız hava savunma sistemleri kurarken Rusya, daha hızlı, kamufle edilmiş ve karşı takip sistemli modeller üretiyor.
Cephedeki en büyük hedeflerden biri, dron pilotları. Pilotların yok edilmesi, karşı tarafın faaliyetini günlerce durdurabiliyor. Bu nedenle Ukrayna, pilotları cephe gerisine taşıyarak entegre uzaktan operasyonlara yöneliyor. Plan, tüm cephe hattını dron tabanlı çok katmanlı bir savunma hattıyla örmek.
Teknolojik yenilik hızı, savaşın yeni güç ölçütü haline geldi. Ön cephedeki operatörler, mühendis ve teknisyen gibi çalışarak donanım ve yazılımı sürekli güncelliyor. Son dönemde kablolu, fiber-optik kontrollü dronlar öne çıktı. Radyo sinyali yaymadıkları için tespit edilemiyor, elektronik karıştırmadan etkilenmiyor ve özellikle kentsel alanlarda yüksek hassasiyetle kullanılabiliyorlar.
Maliyet de cephe stratejisinin bir parçası. Pahalı sistemler yerini ucuz ve seri üretilebilen dronlara bırakıyor. Rusya, 3 bin doların altındaki Molniya kamikaze dronlarını sürüler halinde kullanıyor. Ukrayna ise hem FPV hem de daha büyük, yeniden kullanılabilir bombardıman dronlarını tercih ediyor. Bu araçlar mayın dökerek ya da doğrudan saldırarak Rus ilerleyişini durdurabiliyor.
Analize göre, yapay zeka otomasyonun kapısını aralıyor. YZ destekli hedef tespiti, rota planlama ve otonom saldırı sistemleri üzerinde çalışılıyor. Buradaki amaç, pilot ihtiyacını azaltmak, sinyal karıştırmaya karşı direnç sağlamak ve çoklu dron saldırılarını tek merkezden yönetmek. Nihai hedef ise otomatik dron sürüleriyle savunmayı aşmak ve saldırıyı doygun hale getirmek.
Foreign Affairs analizine göre savaş artık bir fabrika yarışına döndü. Ukrayna, 2024’te 2 milyon dron üretti, bu yıl 4 milyonu aşmayı planlıyor. Rusya ise aylık Şahed tipi İHA üretimini 300’den 5 bine çıkardı. Taraflardan en çok ve en hızlı dron üretenin kazanma şansı daha yüksek. Batı’nın, Ukrayna’ya destek vermesi sadece bu savaş için değil, geleceğin savaş doktrinlerini anlamak için de kritik önemde.
Kaynak: Foreign Affairs