Somali’deki Türkiye uzay üssü projesinin detayları
Özel Haber: Türkiye, Somali ile stratejik işbirliğini derinleştirerek Afrika’da uzay çalışmalarına yönelik önemli bir adım atıyor. SETA Dış Politika Araştırmacısı Tunç Demirtaş, üssün önemini, avantajlarını ve muhtemel zorluklarını 2N News’e değerlendirdi.
Türkiye ile Somali arasındaki ilişkiler, tarihi derinliklere sahip bir geçmişe dayanıyor. Osmanlı dönemine uzanan bu bağlar, özellikle son 20 yılda karşılıklı işbirliği ve stratejik ortaklıklarla güçlenerek yeni bir ivme kazandı. Bu gelişmelerin en önemli kilometre taşlarından biri, 2011 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mogadişu’ya gerçekleştirdiği tarihi ziyaret oldu.
Erdoğan’ın ziyaretinin ardından Türkiye, Somali’de sağlık, eğitim ve altyapı gibi alanlarda çok sayıda projeyi hayata geçirdi. İki ülke arasındaki ilişkiler, 2024 yılı Şubat ayında imzalanan “Savunma ve Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşması” ile daha da derinleşerek stratejik bir boyuta taşındı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan eşi Emine Erdoğan ve beraberindeki heyetle 2011’de Somali’nin başkenti Mogadişu’da Cezire Bölgesi’ndeki Kızılay Kampı’nı gezerken (Anadolu Ajansı) (19.08.2011)
2024 yılının sonbaharında Türkiye-Somali ortaklığı, dikkat çekici bir gelişmeye sahne oldu. İlk olarak Eylül ayında Bloomberg’in ortaya attığı Türkiye-Somali ortak uzay üssü projesi, 18 Aralık’ta aynı kaynak tarafından doğrulandı.
Bloomberg’in Somalili yetkililere dayandırdığı haberinde, uzay üssünün inşasının başladığı bildirildi. Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, üssün tam konumuyla ilgili bir açıklama yapmamakla birlikte, projenin iki ülke arasındaki ilişkilerin derinleştiğini vurguladı.
Bu proje, hem Somali hem de Türkiye için büyük önem taşıyor. Türkiye’nin uzay teknolojilerindeki ilerlemesi ve Somali’nin coğrafi konumu, bu işbirliğinin potansiyelini güçlendiriyor. Somali’de kurulacak uzay üssü, sadece iki ülke arasındaki ilişkiler için değil, aynı zamanda Afrika kıtasının uzay araştırmalarındaki rolü için de bir dönüm noktası olabilir.
Üs milli uzay araştırmalarını ve uydu programını destekleyecek
2N News’e konuşan SETA Dış Politika Araştırmacısı Tunç Demirtaş, Türkiye’nin Somali’de kurmayı planladığı uzay üssünün, yalnızca Türkiye’nin uzay araştırmaları için değil aynı zamanda küresel ve bölgesel stratejik hedefler açısından da büyük fırsatlar sunduğunu belirtti.
SETA Dış Politika Araştırmacısı Tunç Demirtaş
Demirtaş, projenin potansiyelinden bahsederken “Türkiye’nin uzay çalışmaları ve savunma sanayii ürünlerinin menzili için test sahası olarak kullanılabileceği düşünülen bu üs, Türkiye’nin artan uzay faaliyetlerine önemli katkılar sağlayabilir. Ancak, şu anda resmi bir açıklama olmadığı için bu potansiyelin doğruluğunu kesin olarak söylemek mümkün değil,” şeklinde konuştu.
Demirtaş, özellikle uzay alanındaki ilerlemeyi ve bu alandaki savunma sanayiini destekleyecek bir altyapı olarak Somali’de kurulacak üssün önemine dikkat çekti. Türkiye’nin milli uydu programı ve uzay araştırmalarına ciddi katkı sağlaması beklenen üssün, aynı zamanda savunma ve teknoloji alanında büyük fırsatlar yaratabileceğini vurguladı:
“Somali’de kurulacak bu üs, uzay araştırmalarını desteklemenin yanı sıra, Türkiye’nin savunma sanayii için de kritik test sahaları oluşturabilir. Ancak, bununla ilgili resmi bir açıklama olmadan, sürecin nasıl işleyeceğine dair net bir bilgi vermek zor,”
Somali’ye yönelik değerlendirmelerde bulunan Demirtaş, bu projeyle Somali’nin yalnızca Türkiye ile olan ilişkilerini değil, aynı zamanda uluslararası düzeydeki stratejik konumunu da güçlendireceğini söyledi.
“Somali, yıllardır uluslararası prestij kazanma çabası içinde olan bir ülke. Bu proje, Somali’nin büyük yatırımlara ev sahipliği yapabileceğini dünyaya gösterecek ve ülkenin küresel işbirliklerini güçlendirecektir” diyen Demirtaş “Bu üs Somali’ye sadece ekonomik değil, aynı zamanda teknolojik açıdan da önemli kazanımlar sağlayacaktır,” ifadelerini kullandı.
Demirtaş, Somali’nin bu projeyle, teknoloji ve altyapı alanındaki gelişimini hızlandırarak, bölgesel anlamda önemli bir adım atma fırsatı bulacağını belirtti:
“Somali, bu tür büyük yatırımlarla sadece kendi kalkınma hedeflerine ulaşmakla kalmayacak, aynı zamanda Afrika’nın uzay alanındaki geleceğine katkı sağlayacak. Üssün ticari ve bilimsel amaçlarla uyduların fırlatılması için kullanılabilmesi, Somali’nin teknolojik alt yapısını güçlendirecek ve bölgesel işbirliğini artıracaktır,”
Somali’nin coğrafi avantajları ve stratejik önemi
Türkiye’nin Somali’de uzun yıllardır eğitim, sağlık ve altyapı projelerine yatırım yaparak güçlü bir gönül bağı ve diplomatik bağ kurduğunu belirten Demirtaş uzay üssü için neden bu ülkenin tercih edildiğini şu sözlerle anlattı:
Afrika Boynuzu, Somali (NASA)
“Somali’nin dünya haritasındaki coğrafi konumuna bakıldığında özellikle Jubaland eyaletinin bulunduğu kısmın ekvatora ne denli yakın olduğu göze çarpmaktadır. Dolayısıyla ekvatora yakın olan lokasyonlarda dünyanın dönüş hızından faydalanmak, yakıt tüketimini minimuma düşürmek ve operasyonel esnekliğin sağlanması için önemli bir avantaj oluşturur.”
Somali’nin sahip olduğu coğrafi konum nedeniyle önemli avantajlar sunduğunu söyleyen Demirtaş, dünyanın geoit şeklinden dolayı uyduların yörüngeye yerleşmesinin daha rahat olduğunu da ekledi. Demirtaş, “Dünyanın dönüş hızından kaynaklı olarak ekvatora yakın bölgelerden fırlatılan sistemlerin başlangıçta ivme kazanabilmesi için önemli bir avantaj bulunmaktadır. Dolayısıyla bu başlangıç ivmesine sahip olunması diğer taraftan füzelerin menzilini etkileme potansiyeline sahiptir.” dedi.
Somali kıyılarının Hint Okyanusu’na bakan geniş alanlarının, uzay ve füze testleri için stratejik bir değer taşıdığına dikkat çeken Demirtaş, balistik füze denemelerine dair iddialara “Balistik füzelerle ilgili denemelere yönelik iddialar kapsamında böyle bir girişimin uluslararası hukukun izin verdiği ölçüde, Somali hükümetinin müsaadesi ve Türkiye ile Somali hükümetlerinin ortak alacakları karar doğrultusunda jeopolitik hassasiyetleri dikkate alarak gerçekleştirilmesi muhtemeldir.” yorumunu yaptı.
Demirtaş, bu iddiaların Türkiye’nin Afrika başta olmak üzere küresel sistemde etkisinin artmasından rahatsızlık duyan aktörler tarafından oluşturulduğunu hatırlattı.
Türkiye’nin akıllı gücünü pekiştirici etki
Türkiye’nin bu proje ile Afrika Ortaklık Politikası’ndaki güvenilirliğini artırdığını söyleyen Demirtaş, uzay çalışmaları alanında da yeni iş birliklerine kapı aralandığını belirtti.
Türkiye’nin, Afrika’da teknolojik çalışmaları başlatan öncülerden biri olarak öne çıkacağının altını çizen Demirtaş, “Bu durumun Türkiye’nin prestijine olumlu olarak yansıması kaçınılmazdır. Öte yandan Türkiye’nin uzun yıllardır Afrika’da birçok ülkede eğitim ve çeşitli alanlarda sağladığı tecrübe aktarımları ve kapasite inşasına bir yenisi eklenecek ve Somali halkına da yeni bir güvenlik şemsiyesi ve güvence sağlayabilecektir. Bu durum Türkiye’nin akıllı gücünü pekiştirici bir etkiyi ortaya çıkaracaktır.” dedi.
Uzay çalışmalarında ekvatora yakın bölgelerdeki üslerin avantaj sağladığını söyleyen Demirtaş Somali’deki üsle Türkiye’nin prestij kazanacağını belirtiyor:
“Uzay çalışmalarında ekvatora yakın bölgelerde üslerin varlığı önemli avantajlar oluşturmaktadır. Örnek olarak ABD’nin Florida eyaletinde bulunan Kennedy Uzay Üssü ve Fransa’nın Fransız Guyanası’ndaki Kourou Uzay Üssü ekvatora yakınlıkları nedeniyle öne çıkmaktadır. Türkiye’nin de Somali’de bir Uzay Üssü’ne sahip olması uluslararası prestijinin artmasına katkı sağlayacak.”
Zorluklar ve endişeler
Somali, ulusal ve uluslararası düzeyde birçok sorunla mücadele ediyor ve bu sorunların başında terör tehdidi geliyor. Demirtaş, Türkiye’nin Somali’deki uzay üssü projesine dair değerlendirmelerinde bu konunun önemine dikkat çekerek proje için öne çıkan ilk zorluğun Somali’de terörle mücadele olduğunu vurguladı.
Demirtaş, Somali hükümetinin el-Şebab terör örgütüyle mücadelede gösterdiği kararlılığın ve attığı olumlu adımların, güvenlik konusundaki endişeleri azaltmada önemli bir avantaj sağladığını belirtti. Bu adımların, hem Somali’nin iç istikrarını artırmaya hem de bölgesel ve uluslararası işbirliğini güçlendirmeye yönelik kritik bir rol oynadığı ifade edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ile (TCCB)
Bununla birlikte Demirtaş, projenin yalnızca iç güvenlik sorunlarıyla değil, aynı zamanda küresel güçlerin bölgedeki etkileriyle de karşı karşıya kalabileceğini dile getirdi. “Küresel sistemde mevcut rekabet bağlamında, bölgede etkin olan yabancı aktörlerin Somali hükümetine baskı yapması ve Türkiye’nin başlatmayı planladığı bu projeye yönelik olumsuz tutumlar sergilemesi de ihtimal dahilindedir,” diyen Demirtaş, Türkiye’nin bu projeyi hayata geçirirken hem yerel hem de uluslararası düzeyde çeşitli zorluklarla karşılaşabileceğini ifade etti.
Somali’deki terör tehdidi ve uluslararası aktörlerin rekabetçi tutumları, Türkiye-Somali uzay üssü projesinin önündeki en önemli sınamalar olarak öne çıkıyor.
Kazan-kazan politikası
Bloomberg’de yer alan haberde Somali Cumhurbaşkanı Mohamud, projenin milyarlarca dolardan daha önemli olduğunu ifade etti. Bu sözleri yorumlayan Demirtaş, üssün Somali’nin kalkınma ve yatırım imkanlarını geliştireceğini anlattı:
“Somali uzun yıllardır uluslararası alanda prestijini artırma gayesinde olan bir ülke olarak bu proje ile birlikte Somali’nin büyük yatırımlara ev sahipliği yapabileceğini de artık göstermiş olacak. Bu yatırım Somali’nin kalkınma hedefleri ve bölgesel anlamda bir adım daha öne ilerlemesine imkan tanıyacaktır.”
Türkiye tarafından üsse dair resmi açıklama henüz gelmese de Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, üssün inşaat sürecinin başladığını açıkladı. Somali’de kurulacak bu uzay üssü, yalnızca iki ülkenin değil, tüm Afrika kıtasının geleceği için de tarihi bir adım olarak görülüyor. Türkiye-Somali ilişkilerinin daha da derinleşmesini sağlayacak bu proje, aynı zamanda Afrika’nın uzay araştırmaları alanında küresel düzeyde daha fazla söz sahibi olmasına katkı sağlayabilir.