OpenAI’nin Sora’sı, metinden yüksek kaliteli videolar oluşturarak video üretim süreçlerini dönüştürüyor. Bu yenilik, beraberinde önemli etik ve toplumsal sorunları da beraberinde getiriyor.
OpenAI’nin Sora’sı, metinden yüksek kaliteli videolar oluşturarak video üretim süreçlerini dönüştürüyor. Bu yenilik, beraberinde önemli etik ve toplumsal sorunları da beraberinde getiriyor.
ABD merkezli yapay zeka şirketi OpenAI, metinden video oluşturan yapay zeka modeli Sora’yı 9 Aralık itibaryla ChatGPT Plus ve Pro kullanıcılarına sunduğunu duyurdu. Bu hamle, OpenAI’nin multimedya teknolojilerindeki ilerlemesini hızlandırarak Meta, Google ve Stability AI gibi rakiplere meydan okuma niteliği taşıyor.
Şubat 2024’te araştırma önizlemesi olarak tanıtılan Sora, başlangıçta yalnızca güvenlik test edicilerine sunuldu. Şimdi ise Sora Turbo olarak, ChatGPT Plus ve Pro kullanıcıları için ek bir ödeme olmaksızın kullanılabilir durumda. Bununla birlikte, Sora şu an için Birleşik Krallık, İsviçre ve Avrupa’da henüz kullanılamıyor.
Sora Turbo, kullanıcıların 20 saniyeye kadar uzunlukta ve 1080p çözünürlükte videolar oluşturmasına olanak tanıyor. Geniş ekran ve dikey formatlar dahil çeşitli boyut destekleri sunuyor. Altında yatan difüzyon dönüştürücüsü modeli, yapay zeka tabanlı teknikleri bir araya getirerek gerçekçi ve tutarlı videolar üretiyor. Meta’nın Make-A-Video veya Google’ın Lumiere gibi araçlarıyla karşılaştırıldığında, Sora özellikle daha uzun videolar, daha yüksek çözünürlük ve gelişmiş düzenleme yetenekleriyle öne çıkıyor. Bu özellikler, pazarlama, eğitim ve içerik yaratımı gibi sektörler için cazip bir seçenek oluşturuyor.
Sora, Deepfake tehlikesini yeniden gündeme getiriyor
OpenAI’nin Sora’sı, yapay zeka tabanlı video üretiminde büyük bir değişim yaratırken, deepfake teknolojisiyle ilgili endişeleri de yeniden alevlendiriyor. Uzmanlar, bu tür güçlü araçların, düzenleme eksikliği nedeniyle kötüye kullanım potansiyelinin yüksek olduğunu belirtiyor.
Deepfake teknolojisi, halihazırda sahte haberler, dezenformasyon ve taciz amacıyla kullanılan güçlü bir araç. Sora gibi araçların yaygınlaşmasıyla birlikte bu risklerin daha da artacağı öngörülüyor. Basit teknolojik bilgiye sahip herhangi bir kullanıcı, gerçeklikten ayırt edilemeyecek düzeyde ikna edici sahte içerikler üretebiliyor.
Gerçek ile sahte içerik arasındaki çizgi bulanıklaşıyor
Bu durumun özellikle siyasi kampanyalarda sahte anlatıların yayılmasına olanak tanıyabileceği ifade ediliyor. Sahte videolar, seçmen davranışlarını etkileyebiliyor ya da bir kamuoyu krizine yol açabiliyor. Uzmanlara göre, böyle bir teknolojinin kötü niyetli ellerde olması, yalnızca medyanın değil, hukuki süreçlerin güvenilirliğini de tehdit edebilir.
Yakın geçmişte deepfake videolarla, ünlü kişilerin sahte açıklamaları veya skandal içerikler yayıldı. Örneğin, 2024 yılı ABD seçimlerinde birçok deepfake video politikacıların itibarını zedelemek amacıyla kullanıldı ve gerçek dışı olduğu kanıtlanana kadar binlerce kişi tarafından paylaşıldı. Benzer örnekler Türkiye’de de görüldü. Siyasetçilerin ve iş adamlarının yayılan deepfake videoları, sosyal medyada inanılmaz bir hızda yayılarak sahte bilgi yaydı. Bu örnekler, daha gerçekçi videolar sunma potansiyeli taşıyan Sora’nın milyonlarca kullanıcıya sunulmasıyla deepfake tehlikesini artacağına işaret ediyor.
Sora gibi araçların yaygınlaşması, medya tüketim alışkanlıklarını ve medya güvenirliğini derinden etkileme potansiyeli taşıyor. Gerçek ile yapay içerik arasındaki fark giderek bulanıklaşırken, görsel kanıtlara olan güven zayıflıyor. Bu durumun, gazetecilik ve adalet sistemine kadar uzanan geniş kapsamlı sonuçlar doğurması bekleniyor.
Etik ve toplumsal sorular
Sora gibi araçların etik ve toplumsal etkileri yalnızca dezenformasyonla sınırlı değil. Bu teknolojiler yaratıcı sektörlerde çalışanlar için büyük bir dönüşümü beraberinde getiriyor. Film yapımı, görsel efektler ve reklamcılık gibi alanlarda sektördeki profesyonellerin iş güvenliği üzerinde ciddi etkiler yaratıyor. Özellikle rutin görevlerin otomatikleşmesi, yapay zeka ile insan emeği arasındaki dengeyi değiştirerek bu alanda çalışanları farklı alanlara yönelmeye zorluyor.
Meta’nın yapay zeka destekli video üretim projeleri, Sora veya Stability AI’nin geliştirdiği araçlar, yaratıcı süreçlerde insan müdahalesine duyulan ihtiyacı azaltıyor. Bunun sonucunda, video ve medya sektöründe çalışan profesyonellerin işlerini kaybetme riski her geçen gün artıyor.
OpenAI’nin aldığı önlemler yeterli mi?
AP News’in haberine göre OpenAI, Sora’nın kötüye kullanımını önlemek için bazı kısıtlamalar getirdiğini açıkladı. Şiddet, nefret söylemi veya cinsel içerikli videoların oluşturulmasını yasaklayan bir filtreleme sistemi geliştirildi. Ayrıca, derin sahte içerikleri tespit etmek için yeni teknolojiler üzerinde çalışıldığı ifade edildi. Bununla birlikte, uzmanlar bu önlemlerin milyonlarca kullanıcıya erişimi olan bir araç için yeterli olmayabileceğini vurguluyor.
Yenilik ve sorumluluğu dengede tutmak
Sora’yı geniş bir kullanıcı kitlesine açma kararı yeni bir soruyu gündeme getiriyor. Yapay zekanın dönüştürücü potansiyelini, zarara yol açma riskini önleme sorumluluğuyla nasıl dengeleyebiliriz?
Open AI Sora’yla tüm dünyaya yayılan bir teknolojiye geçiş yaparken, riskler her zamankinden daha yüksek. OpenAI’nin yeniliği, yarıtıcılık ve ilerleme için büyük bir potansiyel sunuyor ancak güçlü yapay zekayla ilgili etik ikilemleri de gözler önüne seriyor. Sora’nın etkisinin toplumsal değerlerle uyumlu olmasını sağlamak, teknik önlemlerden daha fazlasını gerektiriyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı, Reuters, AP News