Çeşitli kutlamalarda kullanılan havai fişekler çevreye bilinenden çok daha büyük bir zarar veriyor. Yaydıkları kimyasallar hava ve su kirliliği yaratarak insan sağlığını tehdit ederken, ses ve titreşimler ise hayvanların yaşam ve üreme döngülerinde kalıcı hasarlar bırakıyor.
Işık gösterilerinin arkasındaki tehlike: Havai fişekler zehir saçıyor

Havai fişekler görsel ihtişamlarının ötesinde çevre ve hayvan sağlığı açısından ciddi sorunlar yaratıyor. Uzmanlara göre bu kutlamaların arkasında, atmosferi kirleten kimyasallar, korkuya kapılan hayvanlar ve ekosistemi bozan etkenler bulunuyor.
Çevre bilimciler, havai fişeklerin patladığı anlarda havaya yayılan ince partiküllerin (özellikle PM2.5), başta solunum yolları olmak üzere insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yarattığını belirtiyor. 2023 yılında New York’ta yapılan Macy’s havai fişek gösterisinde hava kalitesindeki partikül oranı, normalin onlarca kat üzerine çıkarak 1000 mikrogram/metreküp seviyesini aşmıştı. Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği günlük sınır ise 15 mikrogram/metreküp civarında.
Asıl etkilenenler sadece insanlar değil. Havai fişeklerin çıkardığı ani ses ve titreşimler, hem evcil hayvanlarda hem de yaban hayatta ciddi strese neden oluyor. Araştırmalar, evcil hayvanların yaklaşık yüzde 75’inin yüksek sese karşı korku ve panik belirtileri gösterdiğini ortaya koyuyor. Atların barınaklarından kaçmaya çalışması, kuşların kuluçka alanlarını terk etmesi ya da balıkların yönünü şaşırması gibi çok sayıda örnek bulunuyor.
Çevreye yayılan kimyasallar da kaygı verici. Özellikle fişeklerde bulunan perklorat gibi bileşenler, suya karışarak göllerde ve nehirlerde kalıcı kirlilik yaratabiliyor. Güney Dakota’daki Rushmore Dağı’nda yıllarca yapılan gösterilerden sonra yeraltı sularında ciddi perklorat birikimi tespit edilmişti. Bu tür kirleticiler, balıklar ve diğer su canlıları için doğrudan tehdit oluşturuyor.
Hayvan davranışları üzerindeki etkiler de bilimsel verilerle destekleniyor. Valencia Üniversitesinin yaptığı bir araştırma, İspanya’daki havai fişek yasaklarının ardından serçe popülasyonlarında üreme oranının yükseldiğini gösterdi. Bu tür veriler, özellikle kuşlar ve diğer hassas türlerin çevresel değişikliklere ne kadar duyarlı olduğunu ortaya koyuyor.
Uzmanlar, bu kutlamaların çevreye daha az zarar veren yollarla da yapılabileceğini belirtiyor. Dron gösterileri ve lazer şovlar gibi alternatifler, hem gürültüsüz hem de kimyasal içermeyen çözümler sunarak benzer bir görsel etki yaratabiliyor. Bazı şehirler bu alternatifleri benimsemeye başlarken, çevre savunucuları da bu yaklaşımın ülke genelinde yaygınlaştırılması çağrısında bulunuyor.
Kaynak: New York Times