Hepatit C’nin beynin bağışıklık dengesini, iltihaplanma düzeyini veya nörokimyasal süreçleri etkileyerek bazı psikiyatrik semptomları tetikleyebileceği düşünülüyor.
Hepatit C bipolar ve şizofreniyi tetikleyebilir

Johns Hopkins Üniversitesi’nde yürütülen yeni bir araştırma, Hepatit C virüsünün (HCV) şizofreni ve bipolar bozukluğu olan bireylerin beyinlerinde alışılmadık bir yerde bulunduğunu ortaya koydu. Bilim insanları, virüsün doğrudan beyin dokusunda değil, beynin sıvı üretiminden sorumlu koroid pleksus adlı zar yapısında yer aldığını tespit etti. Bu keşif, psikiyatrik bozukluklar ile viral enfeksiyonlar arasında daha önce göz ardı edilen bir bağlantıya işaret ediyor.
Çalışma kapsamında, 256 kişinin otopsi sonrası alınan beyin örnekleri incelendi. Bu örneklerin 84’ü şizofreni, 73’ü bipolar bozukluk, 23’ü majör depresyon tanılı bireylerden; kalan 76’sı ise sağlıklı kontrol grubundan alınmıştı. Araştırmacılar, ileri düzey viral RNA analiz teknikleriyle sadece şizofreni ve bipolar bozukluk grubuna ait örneklerde HCV izlerine rastladı. Depresyon hastalarında ve sağlıklı bireylerde ise virüs tespit edilmedi.
Dikkat çeken bir diğer bulgu ise, virüsün hipokampus gibi temel beyin bölgelerinde değil, onları çevreleyen koroid pleksus içinde bulunmasıydı. Ancak buna rağmen, HCV’nin varlığı hipokampustaki gen ifadesini önemli ölçüde etkileyerek sinir sistemi üzerindeki potansiyel etkilerini gündeme getirdi. Yani virüs beyin dokusuna doğrudan girmese bile, dolaylı yollarla beyin fonksiyonlarını değiştirebiliyor olabilir.
Araştırmanın ikinci aşamasında, ABD genelinden 285 milyon hastanın sağlık verileri incelendi. Bulgulara göre, Hepatit C enfeksiyonu şizofreni hastalarında yüzde 3,6, bipolar bozukluk hastalarında ise yüzde 3,9 oranında görülüyordu. Bu oranlar, depresyonda yüzde 1,8 ve genel popülasyonda yüzde 0,5 olarak kaydedildi. Bu farklar, HCV ile ciddi ruhsal hastalıklar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir bağ olabileceğini düşündürüyor.
Araştırmanın başyazarı Dr. Nabeel Sabunciyan, bazı bireylerde şizofreni benzeri belirtilerin enfeksiyon kaynaklı olabileceğini ve bu tür durumlarda antiviral tedavilerin psikiyatrik semptomları azaltabileceğini belirtti. “HCV tedavi edilebilir bir virüstür. Eğer virüs psikiyatrik durumu etkiliyorsa, bu tür hastalar için tedavi seçeneklerini gözden geçirmemiz gerekebilir” diyen Sabunciyan, enfeksiyonların ruh sağlığı üzerindeki etkilerini daha iyi anlamak için ileri çalışmalara ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Çalışma, şizofreni ve bipolar bozukluğun yalnızca genetik veya nörokimyasal değil, aynı zamanda enfeksiyon hastalık faktörleriyle de ilişkili olabileceğine dair büyüyen bilimsel bulguları destekliyor. Bu bulgular, gelecekte ruh sağlığı tedavilerinde enfeksiyon taramalarının daha yaygın hale gelmesinin önünü açabilir.
Kaynak: Neuroscience