Kurgusal bir direniş karakterinin hikayesini sunan “Fursan Al-Aqsa” oyununun steam platformundan kaldırılması, hasbara ve dijital İsrail propagandasını yeniden gündeme getirdi.
Dijital oyun platformu Steam, yakın zamanda İngiltere’deki mağazasından “Fursan Al-Aqsa: The Knights of the Al-Aqsa Mosque” adlı bir oyunu kaldırdı. Bu hamle, İngiliz yetkililerden gelen talebe yanıt olarak gerçekleşti. Brezilyalı bağımsız oyun geliştiricisi Nidal Nijm tarafından yapılan açıklamalara göre, oyun özellikle İsrail karşıtı içerikleri nedeniyle hedef alındı.
Oyunda, Filistinli bir direnişçinin İsrail işgal güçlerine karşı verdiği mücadele anlatılırken, oyunculara politik bir hikâyenin parçası olma deneyimi sunuluyor.
Orta Doğu’yu Batı merceğinden gösteren popüler oyunların aksine, Fursan Al-Aqsa, klişelere meydan okuyarak, Müslüman karakterleri derin bir insani amacı olan kahramanlar olarak sunuyor. Oyun, eğlence ve eğitimi birleştiren modern bir yaklaşımla yeni nesillere Filistin direnişini tanıtan yenilikçi bir yol olarak görülüyor.
Oyunun 2023 yılı Ekim ayında yayınlanan güncellemesi ise İsrail ve Hamas arasında başlayan 7 Ekim çatışmalarına dair bir görev içeriyordu. Yeni güncellemede, oyuncuların İsrail askeri hedeflerine yönelik saldırılar gerçekleştirdiği yeni bir görev eklendi. Geliştirici Nijm, bu güncellemeyle İsrail politikalarına karşı bir duruş sergilemeyi hedeflediğini açıkça belirtti ve bu durum, oyunun politik tartışmaların odağına yerleşmesine neden oldu. Nijm, oyunun bir güncelleme ile İsrail politikalarını eleştiren bir misyon eklediğini ve bu durumun “Siyonistleri kızdırmak” amacı taşıdığını, sosyal medya hesapları ve Steam topluluk sayfası üzerinden duyurdu.
Bu olay, İsrail’in uluslararası arenada yürüttüğü “hasbara” adı verilen propaganda stratejisi çerçevesinde ele alındığında, dijital kültür ve politik çıkarların kesişiminde önemli bir tartışmayı gündeme taşıyor.
Hasbara nedir?
Hasbara, İsrail’in dünyadaki algısını yönetmek için kullandığı geniş kapsamlı bir propaganda ve halkla ilişkiler stratejisi olarak biliniyor. İbranice “açıklama” anlamına gelen bu kavram, İsrail’in uluslararası arenada kendini savunma ve meşruiyetini artırma çabalarını ifade ediyor. Hasbara, sadece devlet düzeyinde değil, bireylerden oluşan gönüllü ağlar, medya kuruluşları ve sosyal medya platformları üzerinden de yürütülüyor. Amaç, İsrail’in politikalarını haklı çıkarmak, eleştirileri etkisiz hale getirmek ve İsrail karşıtı görüşlerin meşruiyetini sorgulamak.
Hasbara stratejileri, genellikle İsrail’in güvenlik endişelerini öne çıkarıyor ve muhalifleri terörizmle ilişkilendirerek meşruiyetlerini zayıflatmayı hedefliyor. Bu bağlamda, “Furkan Al-Aqsa” gibi bir oyunun, İsrail karşıtı temaları nedeniyle hedef alınması şaşırtıcı görülmüyor. Oyunda, Filistinli bir direnişçinin hikâyesi anlatılıyor ve bu, hasbara çerçevesinde kolayca “terörizmi yüceltme” olarak etiketlendiriliyor.
Dijital kültür ve İsrail propagandası
Dijital platformlar, günümüz propaganda savaşlarının en önemli cephelerinden biri. Oyunlar, filmler ve sosyal medya içerikleri, politik mesajların geniş kitlelere ulaştırılmasında güçlü araçlar olarak öne çıkıyor. İsrail, hasbara stratejisiyle bu alanda daha baskıcı bir yaklaşım sergiliyor. Örneğin, sosyal medya algoritmalarının İsrail lehine manipüle edilmesi veya dijital içeriklerin kaldırılması için yapılan lobi faaliyetleri, bu stratejinin bir parçası.
“Fursan Al-Aqsa” oyununun Steam’den kaldırılması, bu bağlamda değerlendirilebilir. Oyun, Filistinli direnişçileri kahramanlaştıran bir hikâye sunarak İsrail’in politik söylemiyle çelişen bir anlatı oluşturuyordu. Nidal Nijm, oyunun son güncellemesinde 7 Ekim 2023 tarihli İsrail-Filistin çatışmalarına dair bir görev eklediğini belirtti. Bu güncellemenin ardından oyun, hem Batı medyasının hem de İsrail yanlısı grupların hedefi haline geldi.
Oyunun geliştiricisi Nidal Nijm’in, oyuna eklediği 7 Ekim görevini açıkça İsrail karşıtı bir duruş sergilemek için kullandığını söylemesi, oyunun kaldırılma gerekçesini daha da tartışmalı hale getiriyor.
Hasbara stratejisi, eleştirileri antisemitizmle eş tutarak, muhalifleri marjinalize etmeyi hedefliyor. Böylece, Filistin yanlısı içerikler terörizm propagandası olarak etiketleniyor ve kolayca susturuluyor.
Steam’in kararı, bir yandan şirketlerin politik baskılar altında ne kadar tarafsız kalabileceği sorusunu gündeme getirirken, diğer yandan dijital platformların sansür ve ifade özgürlüğü konusundaki sorumluluklarını tartışmaya açıyor. Hasbara çerçevesinde bakıldığında, bu tür sansür kararları, İsrail’in uluslararası arenadaki imajını koruma çabalarının bir uzantısı olarak okunabilir.
“Fursan Al-Aqsa” oyununun Steam’den kaldırılması, yalnızca bir oyun üzerindeki tartışmanın ötesine geçiyor. Olay, hasbara’nın dijital çağdaki etkilerini ve bu etkilerin ifade özgürlüğü üzerindeki baskıcı boyutlarını gözler önüne seriyor. Bu durum, dijital platformların politik güçler tarafından nasıl manipüle edilebileceğine dair çarpıcı bir örnek sunuyor.
Kaynak: 2N News
