Gana’da ruhsatsız altın madenciliği su yollarını kirletiyor, sağlığı tehlikeye atıyor ve suçu körüklüyor.
Gana’da ruhsatsız altın madenciliği su yollarını kirletiyor, sağlığı tehlikeye atıyor ve suçu körüklüyor.
Gana’daki ruhsatsız bir altın madeninde madenciler tişört, şort ve lastik çizmeleriyle altın arıyor, cıva karışmış su birikintilerde yürüyor, çıplak elleriyle kayaları çıkarıyor ve harap bir su kanalını kullanıyorlar.
Gana ekonomisinin geçim kaynağı bu maden, madencilerin sağlığına zarar veriyor, ormanları ve kakao çiftliklerini yok ediyor.
Yasadışı faaliyetlere karıştığı için isminin açıklanmasını istemeyen 24 yaşındaki muhasebe öğrencisi, babasını genç yaşta kaybettiğinden paraya ihtiyacı olduğunu ve altın aramak için dersleri astığını söyledi.
Gana’da “galamsey” olarak bilinen ruhsatsız altın madenciliği endüstrisi, küresel altın fiyatlarının neredeyse yüzde 30 oranında artmasıyla bu yıl hızla büyüdü.
Gana’nın madencilik sektörü düzenleyicisinin verilerine göre, küçük ölçekli madenler bu yılın ilk yedi ayında 1,2 milyon ons altın üretti ve bu sayı, 2023 yılında çıkarılan altın miktarından daha fazla.
Gana’nın toplam altın üretiminin yaklaşık yüzde 40’ı, çok uluslu şirketler tarafından işletilen imtiyazların aksine, küçük madenlerden geliyor. Küçük madenlerin yaklaşık yüzde 70-80’i ruhsatsız.
Zehirli kârlar
Gana Mineraller Komisyonu başkanı Martin Ayisi, galamsey altının çoğunun ülkeden kaçırıldığını, bu nedenle ulusal altının ihracat gelirlerine katkıda bulunmadığını söyledi.
Altın fiyatlarındaki artış Gana’nın 2022’deki ekonomik kriz sonrasında Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) aldığı 3 milyarlık fonu ödemelerine yardımcı oluyor.
Ancak endüstri uzmanları yasal madencilik ile galamsey arasındaki çizgilerin belirsiz olduğunu ve ruhsatsız madenlerden elde edilen altının yasal olarak çıkarılan altından daha büyük gelir kaynağı olduğunu söylüyor.
Galamsey’in tehlikeleri
Son yıllarda onlarca madenci çöken çukurlarda ölürken hastaneler ve sağlık merkezleri ise akciğer hastalıklarından kaynaklanan erken ölümlerin yüksek sayıda olduğunu bildiriyor.
Bu hastalıkların kurşun gibi ağır metaller içeren tozun solunması ve madencilerin altını tortudan ayırmak için kullandıkları cıva ve nitrik asitten kaynaklanan zehirli dumanlar nedeniyle meydana geldiği belirtiliyor.
Ayrıca kimyasallar sokaklara ve nehirlere dökülüyor.
Halk harekete geçti
Protestocular bu sorunlara dikkat çekmek için Accra sokaklarında eylem yaptı. Başarısızlığı nedeniyle Başkan Nana Akufo-Addo’nun hükümetini eleştirdikleri eylemde “Liderler, bizi hayal kırıklığına uğrattınız!” yazan pankartları taşındı.
22 Eylül’de Gana bayrağına sarınmış bir şekilde yürüyüşe katılan Aboubacar Sadekh “Galamsey durmalı. Uzun yaşamak istiyoruz. Hasta olmak istemiyoruz. Hastaneye gitmek istemiyoruz” dedi.
Hükümet, galamsey konusunda harekete geçmediğini reddediyor. Akufo-Addo, 2017’de iktidara geldiğinde bu konuda harekete geçme sözü verdi ve görev süresi boyunca hükümet, yasadışı madencileri tutuklamak için asker konuşlandırarak baskılar başlattı. Bazı durumlarda madencilik ekipmanlarına el konuldu ve ekipmanlar imha edildi.
Organize suç
Kamuoyu, galamsey’in 7 Aralık genel seçimleri öncesinde seçmenler için en önemli beş konudan biri olduğunu gösteriyor.
Uzmanlara göre art arda gelen hükümetlerin tamamı, gücü olan insanların sektörden faydalanması nedeniyle sorunu ele alma sözlerine rağmen ilerleme kaydedemiyorlar.
Gana’da küçük ölçekli altın madenciliğini düzenlemeyi amaçlayan İngiltere destekli bir programın başkanı olan Chris Aston, zanaatkar madencilerin kendilerine ekipman için önceden fon sağlayan organize suç çetelerine karşı savunmasız olduğunu söyledi.
Kaynak: Reuters