Stanford ve Michigan Üniversitesi’nden araştırmacılar, tetraplejisi (dört uzvun felci) olan bir katılımcının yalnızca düşünerek sanal bir quadcopteri (dört pervaneli drone) kontrol etmesini sağlayan bir beyin-bilgisayar arayüzü geliştirdi.
Felçli hasta zihin gücüyle drone kontrol etti
Bu teknoloji, katılımcının beynine cerrahi olarak yerleştirilen elektrotlarla çalışıyor. Elektrotlar, motor korteks (beynin hareketleri kontrol eden bölgesi) üzerinde sinyaller topluyor. Bu sinyaller, yapay sinir ağları aracılığıyla işlenerek katılımcının parmaklarını hareket ettirme niyeti tespit ediliyor. Tespit edilen hareketler, bir simülasyondaki sanal bir quadcopterin kontrolü için kullanılıyor. Çalışmanın detayları, Nature Medicine dergisinde yayımlandı.
Katılımcı, sanal bir basketbol sahasında engeller arasında quadcopteri başarıyla yönlendirdi. Teknoloji, elin üç ana bölgesini (başparmak, iki parmak grubu) kontrol ederek, quadcopterin farklı yönlerde hareket etmesini sağladı. Bu yöntemle, elektrotların doğrudan motor nöronlardan gelen sinyalleri okuması sayesinde, geleneksel EEG (beyin dalgalarını kafatasından ölçen bir yöntem) sistemlerine göre 6 kat daha hassas kontrol elde edildi.
Araştırma, nörolojik hasar görmüş bireyler için günlük yaşamda dış cihazların kontrolünü sağlamayı hedefliyor. Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği uzmanı Nishal P. Shah, bu yöntemi “tüm vücut hareketlerini geri kazandırmaya yönelik bir başlangıç” olarak nitelendirdi. Çalışma ayrıca, eğlence ve insan bağlantısını geri kazandırma potansiyeliyle dikkat çekiyor.
Stanford Üniversitesi’nden Prof. Jaimie Henderson, teknolojinin yalnızca temel ihtiyaçları değil, bireylerin oyun oynama ve arkadaşlarıyla etkileşim kurma gibi önemli yaşam aktivitelerini de hedeflediğini belirtti. Araştırmacılar, beyin-arayüz teknolojisinin ileride tasarım yazılımlarından müzik bestelemeye kadar geniş bir kullanım alanına sahip olabileceğini öngörüyor.
Kaynak: Michigan Engineering News
