Gerçek dünyadaymış gibi simülasyonlara imkan veren dijital-ikiz teknolojisi pazarının 5 yıl içinde yüzde 60 büyümesi bekleniyor.
Dijital-ikiz kavramı, 2000’li yılların başında ortaya çıktı. O yıllarda NASA tarafından uzay araçlarının bakımı ve onarımı için kullanılıyordu. Bu teknoloji yıllar içinde gelişerek, üretim, enerji, sağlık ve şehir planlaması gibi alanlarda da kullanılmaya başlandı.
Temel olarak veri toplama, dijital modelleme, simüle etme ve optimizasyon süreçlerinden geçerek çalışan bu teknoloji, gerçek zamanlı verileri toplayarak dijital bir modelleme oluşturuyor. Dijital modelde farklı senaryolar simüle ediliyor ve sonuçlar analiz ediliyor.
Ortaya çıkan analiz sonuçları kullanılarak sistemin performansı optimize ediliyor. Örneğin, bir enerji santralinin dijital ikizi üzerinde yapılan simülasyonlar sayesinde enerji üretimi verimliliği arttırılabiliyor.
Dijital-ikiz teknolojisi birçok araştırmanın sonuçlarını simüle etmesine büyük oranda yardımcı olduğu için, çalışmalarda hem vakitten hem de mali kaynaklardan tasarruf sağlıyor. Dijital-ikizler ortamdan gelen gerçek veri kaynaklarına bağlı tasarlanıyor ve gerçek zamanlı olarak güncelleniyor. Bu sayede, senaryo planlamasını ve karar verme mekanizmalarını optimize edebiliyor.
Dünyanın ilk yönetim danışmanlığı şirketi olan McKinsey’den uzmanlar, dijital-ikiz teknolojilerinin küresel pazarda önümüzdeki 5 yıl içinde yüzde 60 oranında büyüyeceğini ve somut değerinin 73,5 milyar dolara ulaşacağını ifade ediyor.
Kaynak: McKinsey
