Yüzde 100 doluluk oranıyla 80 firmaya ev sahipliği yapan ve yaklaşık 500 kişiye istihdam sağlayan Dicle Teknokent, teknoloji ihracatında bölge ekonomisine katkı sunuyor.
Dicle Üniversitesi kampüsünde yer alan ve 2012 yılında faaliyete başlayan Teknokent, kimya, bilişim teknolojileri, yazılım, enerji, medikal elektronik ve tarımsal teknoloji gibi çeşitli alanlarda çalışmalar yürüten firmalara ev sahipliği yapıyor. Dicle Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Mehmet Akın, AR-GE ve inovasyon çalışmalarına verilen desteklerle girişimcilere önemli katkılar sunduklarını belirtiyor.
İlk olarak 5-10 firma ile başlayan Teknokent, bugün 80 firma ile faaliyet gösteriyor. Bu firmalar, yaklaşık 500 milyon liralık yüksek teknoloji ürünü yurt içinde ve dışında satıyor. Akın, Teknokent’teki firmaların bu yıl yeni sektörlerde ihracata başladığını ve yurt dışına ihraç edildiğini ifade ediyor:
“Bu yıl 2 farklı sektörde ihracata başladık. Firmalarımızın yazılım olarak ürettiği ürünleri yurt dışına sattık ayrıca hocalarımızın ürettiği lens ve temizleme solüsyonunun ihracatına başladık.”
Akın, bölgedeki teknokentler arasında AR-GE, proje sayısı, bütçe harcamaları ve ihracat alanlarında öncü olduklarını vurguluyor. Teknokent’te firma sahibi elektronik mühendisi Şenol Dere, Teknokent’in sağladığı avantajlar sayesinde projelerini hayata geçirdiklerini ve Türkiye genelinde elektronik tasarım işleri yaptıklarını söylüyor:
“Sadece Diyarbakır için değil, Türkiye’nin birçok bölgesine tasarlayıp gönderiyoruz. Burası bizim için çok uygun bir yer.”
2024 yılı itibariyle, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye’deki teknokent sayısı 102’ye ulaştı. Türkiye’deki ilk teknokent ise Orta Doğu Teknik Üniversite’si (ODTÜ) bünyesinde 2000 yılında kuruldu. Bu teknoloji geliştirme bölgeleri, üniversitelerin eğitimli insan gücü ve araştırmacı akademisyen potansiyelinden faydalanarak, şirketler, Ar-Ge firmaları ve girişimciler için önemli birer merkez görevi görüyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı
