Araştırmacılar korku tepkisini başlatan ve susturan beyin devresi tespit etti. IPN hem potansiyel tehditlere tepki veriyor hem de tehlikenin sahte olduğu anlaşıldığında beynin “alarm sistemini” kapatıyor.
Araştırmacılar korku tepkisini başlatan ve susturan beyin devresi tespit etti. IPN hem potansiyel tehditlere tepki veriyor hem de tehlikenin sahte olduğu anlaşıldığında beynin “alarm sistemini” kapatıyor.
Colorado Boulder Üniversitesi’nden bir araştırma ekibi, tehdit tepkisini yöneten yeni bir beyin devresi tanımladı. İnterpedinküler çekirdek (IPN) olarak bilinen bu yoğun, özel nöron kümesi yalnızca “donma ve kaçma” tepkisini başlatmakla kalmıyor, aynı zamanda gerçek bir tehlike olmadığı durumlarda bu tepkiyi azaltıyor.
Araştırmacılar, anksiyete ya da travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) olan kişilerde bu devrenin bozulmuş olabileceğini söylüyor.
Çalışma yazarlarından Elore Wiiliams “Beynin tehdit sistemi bir alarm gibidir. Tehlike gerçekken ses çıkarması gerekiyor, ancak gerçek olmadığında kapanması gerekiyor. Çalışmamız, beynin bu tepkileri deneyim yoluyla nasıl ince ayar yapmayı öğrendiğini ve dünyaya uyum sağlamamıza yardımcı olduğunu gösteriyor.” ifadelerini kullanıyor.
Çalışmada fareler için adeta bir “perili ev” ortamı geliştirdi. Üç gün boyunca belirli aralıklarla, farelerin bir labirentte dolaştığı geniş bir arenanın üzerine, yırtıcı bir gölgeyi andıran bir “görsel yaklaşma uyaranı” yansıtıldı.
Kameralar çalışırken, farelerin beyinlerinde gerçek zamanlı olarak neler olup bittiği ölçüldü. İlk gün, gölge yukarıda belirdiğinde, fareler beklendiği gibi donup kaldı. Ardından fareler köşedeki barınağa kaçıp saklandı ve bir süre sonra yeniden dışarı çıkmaya başladılar.
İkinci güne gelindiğinde farelerin gölgeye tepkisi değişti: Donmayı bıraktılar, yuvalarında daha az vakit geçirdiler ve daha çok keşif yaptılar. Üçüncü gün ise korkutucu figür onları neredeyse hiç etkilemedi.
Bu davranış değişimi beyin aktivitelerine de yansıdı. İlk gün gölge belirdiğinde, IPN (interpedinküler çekirdek) bölgesi adeta “kıvılcımlarla canlandı”; nöronlar korku ile ilişkili beyin bölgelerine sinyal göndererek bedeni yüksek alarma geçirdi. Ancak üçüncü gün, hayvanlar tehdidin gerçek olmadığını fark ettiklerinde, IPN’nin büyük kısmı sessizleşti.
Fareler barınağa girdiklerinde ise IPN’deki farklı nöron tipleri devreye girdi; bu hücreler güvenlik sinyali vererek “beynin alarmını susturmaya” yardımcı oldu.
Araştırma ekibi daha sonra, ışıkla beyin hücrelerinin etkinliğini kontrol etmeye yarayan optogenetik adlı bir teknik kullanarak IPN devresindeki nöronların aktivitesini manipüle etti. Bu müdahale, farelerin davranışını değiştirdi.
Nöronlar, gölge belirmeden önce susturulduğunda, hayvanlar daha az dondu ve sığınakta daha az vakit geçirdi. Buna karşın, bu nöronlar üç gün boyunca aktif tutulduğunda, fareler gölgeye hiçbir zaman alışamadı.
Psikoloji ve Sinirbilim Bölümü’nde yardımcı doçent olan kıdemli yazar Susanna Molas durumu şöyle özetliyor:
“Bu bulgular, IPN’nin potansiyel tehditleri işlememize ve bu tehditlerin aslında bize zarar vermediğini öğrendiğimizde uygun şekilde uyum sağlamamıza yardımcı olan kritik bir devre olduğunu gösteriyor.”
Çalışma, orta beynin küçük bir parçası olan daha az bilinen IPN’yi, yanlış tehditlere uyum sağlamamızı ve yersiz korkuları aşmamızı sağlayan önemli bir araç olarak tanımlayan ilk çalışma olarak öne çıkıyor.
Kaynak: Phys.org
Automated page speed optimizations for fast site performance