Çalışma, aşırı korumacı ya da kontrolcü ebeveynlerle büyüyen gençlerin, üniversiteye geçiş sürecinde stresle karşılaştıklarında daha fazla kaygı yaşadıklarını ortaya koydu.
Aşırı kontrolcü ebeveynlik çocuklarda kaygıyı artırıyor

McGill Üniversitesi ve Kaliforniya Üniversitesi Los Angeles araştırmacıları, 240 birinci sınıf McGill öğrencisinden güz döneminin ilk altı haftasında çeşitli anketler doldurmalarını istedi. Anketlerde, öğrencilerin yetiştirilme tarzlarını, mevcut kaygı belirtilerini ve üniversiteye geçiş sürecinde karşılaştıkları konut sıkıntıları, kişisel kayıplar veya hayati tehlikeler gibi farklı stres türlerini ölçmek için yaygın kabul görmüş ölçekler kullanıldı.
Ekip daha sonra, stres faktörlerine maruz kalma ile mevcut kaygı deneyimleri arasındaki ilişkinin farklı ebeveyn davranışlarıyla nasıl bir bağlantısı olduğuna odaklanarak bu değişkenler arasındaki ilişkileri inceledi.
Ebeveynleri aşırı korumacı olan öğrencilerin, stresli olaylara maruz kalma ile kaygı hisleri arasında daha güçlü bir bağ olduğu bulundu.
Araştırmacılara göre, aşırı korumacı ebeveynliğin çocuklarda kaygıya neden olduğu sonucuna tam anlamıyla varılmazken, mevcut araştırmalarla böyle bir sonuç tutarlı görünüyor.
Araştırma ekibi, aşırı korumacılığın çocuklarda güvensiz bağlanmaya yol açtığını belirtiyor. Bu durum aynı zamanda çocukların duygularını düzenleme becerisini de zayıflatıyor. Her iki faktör de kişiyi kaygıya karşı daha savunmasız hale getiriyor.
Araştırmacılar, bu dinamikte çift yönlü bir ilişki olabileceğine de dikkat çekiyor. Yani, kaygılı bir çocuk, ebeveynlerinin daha korumacı davranmasına da neden olabilir.
Makale, 26 Haziran’da Development and Psychopathology dergisinde yayımladı.