Afrika’daki kanser ilaçlarında tehlikeli kusur! 

Sahraaltı Afrika’da piyasadaki mevcut kanser ilaçlarının önemli bir kısmında ciddi kalite sorunları tespit edildi.

Notre Dame Üniversitesinden araştırmacılar, Kamerun, Etiyopya, Kenya ve Malavi’den çeşitli kanser ilaçları toplayarak bu ilaçların düzenleyici standartlara uygun olup olmadığını değerlendirdi. İlaçların görünümü, ambalajı, etiketi ve en önemlisi etken madde miktarı gibi faktörler dikkate alındı. 

Etken madde miktarı, her bir ilaçta bulunan aktif farmasötik bileşenin (API) dozajını ifade ediyor. Güvenlik standartlarına göre, bir ilacın etken maddesi, belirtilen dozun yüzde 90-110’u aralığında olmalı. Araştırmacılar, toplanan ilaçlardaki API miktarını ölçerek bu değerin ambalajla uyumunu kontrol etti.

Çalışmanın baş yazarı Notre Dame Üniversitesinden kimya ve biyokimya profesörü Marya Lieberman, “Kanser ilaçlarının doğru miktarda etken madde içermesi, hastanın doğru dozu alması için kritik önem taşır. Eğer doz çok düşükse, kanser hücreleri hayatta kalıp yayılabilir. Eğer doz çok yüksekse, ilacın toksik yan etkileri hastaya zarar verebilir.” sözleriyle etken maddenin önemini anlattı. 

İlaçların yüzde 17’si standart dışı

Toplamda dört ülkedeki büyük hastaneler ve özel eczanelerden toplanan 251 kanser ilacı örneği incelendi. Test edilen her 6 kanser ilacından birinde (yüzde 17’si) yanlış miktarda etken madde bulundu. İncelenen ilaçlardaki API oranı yüzde 28 ile yüzde 120 arasında değişiklik gösterdi. 

Bu çalışma, Sahraaltı Afrika’da kanser ilaçlarının kalitesini değerlendiren ilk araştırmalardan biri. Bölgede, kanser ilaçlarını düzenleyici amaçlarla analiz edecek hiçbir farmasötik laboratuvar bulunmuyor. Ancak kanser ilaçlarına olan ihtiyaç giderek artıyor.

Araştırmacılar, kanser ilaçlarına yönelik yüksek talep, düzenleyici kapasite eksikliği ve üretim, dağıtım ve depolama sorunlarının, Sahraaltı Afrika’da kalitesiz ilaç pazarını beslediğini düşünüyor. Ayrıca, bu faktörler ve küresel ilaç tedarik zinciri göz önüne alındığında, düşük ve orta gelirli diğer ülkelerde de benzer sorunların olabileceği vurgulandı.

Çalışma, kanser tedavisinde kaliteli ilaç erişiminin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gösteriyor. Özellikle az gelişmiş ülkelerdeki hastaların, standart altı ilaçlarla mücadele etmek zorunda kalmaması için küresel çapta adımlar atılması gerekiyor.

Lieberman ve ekibinin yeni çalışması, düşük maliyetli, kağıt tabanlı test cihazı ChemoPAD’i geliştirmeyi amaçlıyor. Bu teknoloji sayesinde hastaneler ve eczaneler, ilaç kalitesini hızlıca kontrol edebilecek. 

Kaynak: The Lancet Global Health